7 Mayıs 2025 15:47

“TRT’de 19 Mart’tan bu yana millet iradesine linç var”

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM Kit Komisyonu’nda TRT’nin Sayıştay raporu ve mali tabloları görüşmelerinde “TRT haberlerinde 19 Mart’tan bu yana bir linç sürmektedir" dedi.

“TRT’de 19 Mart’tan bu yana millet iradesine linç var”

Fotoğraf: ANKA

Ankara - TBMM Kit Komisyonu’nda TRT’nin Sayıştay raporu ve mali tabloları görüşmelerinde, kamu yayıncısı TRT’nin tarafsızlığı ve yayın ilkelerindeki sapma tartışma konusu oldu. İBB Başkanı ve muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmalar ve tutuklamaların başladığı 19 Mart’tan bu yana TRT’de millet iradesine yönelik linç olduğunu söyleyen CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “TRT haberlerinde 19 Mart’tan bu yana bir linç sürmektedir. Soruşturma gizli ama birilerinin servis ettiği görüntüler, iddialar TRT tarafından hiç sorgulanmadan yayına sürülmektedir. Ekran mahkemesinde ceza miktarı belirlenmektedir. Kamu yayıncısının hukuku bu kadar çiğnediği bir dönem hiçbir zaman olmamıştır” dedi. Çakırözer, TRT Genel Müdürü Zahid Sobacı’ya İmamoğlu’nun davasının TRT’de canlı yayınlanmasını çağrısında da bulundu.

“19 Mart'tan bu yana millet idarwsine linç var"

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM’de TRT’nin Sayıştay Raporları ile mali tablolarının görüşüldüğü KİT Komisyonu’nda İBB soruşturmaları ve Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ile başlayan süreçte TRT’de ekran mahkemelerinde ceza miktarlarının belirlendiğini belirterek, bu yayınları eleştirdi. Çakırözer, “TRT’de hukukun bu kadar çiğnendiği bir dönem hiçbir zaman olmamıştır” dedi.

“TRT haberlerinde 19 Mart’tan bu yana bir linç sürmektedir” diyen Çakırözer şu eleştirilerde bulundu:

“Halkın vergileriyle fonlanan kamu yayıncısı konumundaki TRT'nin yayınlarında tarafsız ve hukuka saygılı olması zorunludur. Ancak bakıyoruz soruşturmada gizlilik kararı olmasına karşın soruşturma kapsamında servis edilen, elde edilen birçok görüntü defalarca TRT Haber ekranlarına taşınmış ve kamu yayıncısı tarafından gizlilik kararı ihlal edilmiştir. Haklarında yargı kararı olmayan kişileri suçlu ilan eden ve hatta cezaevinde kalacakları süreye ilişkin tahminleri yayınlamanın kamu yayıncısı sorumluluğuyla bağdaşmadığı açıktır. Bu tek yönlü, taraf tutan yayın yapılmaması, doğruluğundan emin olmayan iddiaların yayımlanmaması, kişilerin şeref ve haysiyetlerine saygılı olunması ilkeleri maalesef hiçe sayılmıştır.”

“Kamu yayıncılığı ilkelerine riayet yok"

“Türkiye'de de kamu yayıncılığı yaptığı varsayımıyla sadece 2023 yılında TRT'ye 18 milyar liranın üzerine zorunlu vergi benzeri bir unsur olan bandrol ücreti ödedik. Sadece seçmenler değil, çocuklarımız bile kullandığı bilgisayarında, iPad'inde, telefonunda TRT'yi finanse etmektedir. 86 milyon finanse etmekteyiz. Ama bu TRT 2954 sayılı TRT Kanunu'nun 5'inci maddesindeki ilkeleri ihlal etmektedir. Bakın o ilkeler neler? Ülkenin kurucu değerlerine sahip çıkmak. Haberlerin toplanması, seçilmesi ve yayınlanmasında tarafsızlık, doğruluk ilkelerine bağlı kalmak. Kamuoyunun sağlıklı ve serbestçe oluşabilmesi için kamuoyunu ilgilendirecek konularda yeterli yayın yapmak. Tek yönlü, taraf tutan yayın yapmamak. Bir siyasi partinin, grubun, çıkar çevresinin, inanç çevresinin, düşüncesinin menfaatlerine alet olmamak şeklindeki yayın ilkelerine bu TRT uymakta mıdır? Sadece biz değil kamuoyundaki hakim inanış TRT'nin kamu yayıncılığı ilkelerine riayet etmediği yönündedir. Gelirlerinin onda dokuzu vergi benzeri kamu kaynaklarından oluşan TRT'nin kamu yayıncılığı ilkelerinden sapması veya ilkelerin tam tersi yönünde faaliyet göstermesi durumunda ödediğimiz TRT vergilerinin hesabını sormak hepimizin hakkıdır.”

"Hukuk sistematik çiğnendi"

TRT Haber'in 20/3/2025 tarihli yirmi dört saatlik yayını incelemelerini örnek gösteren Çakırözer, “Haber ve yorum programlarında İBB soruşturmasıyla ilgili 78 ayrı başlık altında yaklaşık on bir saat altı dakika yayın yapıldığı, bu yayınlarda ‘Para trafiği nasıl takip edildi?​’ ‘Rüşvet çarkı mı kurdular?​’ ‘İBB yolsuzluk soruşturmasında yeni görüntüler.’ ‘Şüphelilerin evinden balya balya para çıktı.’ ‘İşte ele geçirilen paralar.’ gibi suçlayıcı başlık ve alt yazılar kullanılmıştır. Söz konusu ifadelerin haber verme ile basın ve ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı açıktır. Sunucunun da program konuğunun masumiyet karinesini ihlal eden sözlerine müdahale etmediği görülmektedir. RTÜK üyesi Tuncay Keser'in yaptığı incelemede 29 Mart-6 Nisan 2005 döneminde sadece TRT Haber’de dört saat on üç dakika yirmi beş saniye süren haberlerde tek taraflı yayınlarla soruşturmanın gizliliğini ihlal edici içeriklere yer verilmiş, sistematik olarak hukuk çiğnenmiştir” diye konuştu.

"Milyonlar ayakta, TRT'de tek saniye yok"

“Türkiye ayakta milyonlar, hukuksuzluklara karşı meydanlarda, dünya basını manşetlere çekmiş dakikalarca gösteriyor ama bakıyorsunuz, TRT'de Saraçhane, mitinglerinden 100 bin, 500 bin, 1 milyon kişinin katıldığı mitinglerden görüntü yok. Benzer şekilde Maltepe'de 2 milyon yurttaş katılıyor, yirmi yılda 12 milyar dolar toplayan TRT bir saniye dahi göstermiyor Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'i. Tekrar tekrar hatırlatıyoruz, kimin parası? Hepimizin bütçesi ama milletin duygularına, milletin ifadesine, milletin tepkisi ne bir tek saniye yer vermiyor. O nedenle, bir kez daha kanunda yazan, Anayasa'da yazan ilkeleri TRT'yi uymaya davet ediyoruz.”

Veli Ağbaba: "TRT'yi ahlak dışı yönetiyorsunuz"

AKP Ankara Milletvekili Orhan Yeğin'in, "İşiniz gücünüz iktidara laf atmak. 'Sizin iradeniz mi var' gibi laflarla buradaki insanları küçültmeye çalışmayın. Siz iradeyi başı boş gezmek zannediyorsunuz. Bizim böyle bir irademiz yok. Bizim irademiz istişare üzerinedir. Bizim başımızda hasbelkader genel başkan olmuş kimseler yok" sözleri üzerine tansiyon yükseldi. Söz alan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ise, "Orhan Yeğin'in boyu da aklı da bizim demokrasi anlayışımıza yetmez" dedi. TRT Genel Müdürüne dönerek sözlerine devam eden Ağbaba, "TRT'yi ahlak dışı yönetiyorsunuz. TRT'nin parasını senin kadar ben de veriyorum. Genel Müdür burada, bugün yaptığımız konuşmayı versin yiyorsa. TRT, iktidarın borazanı olmuş durumda" ifadelerini kullandı. (Haber Merkezi)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

TÜPRAŞ’ta öfke seli

TÜPRAŞ’ta öfke seli

Ülkenin en büyük sanayi kuruluşu ve kârlılık oranı en yüksek şirketi TÜPRAŞ’taki toplu sözleşme, gece yarısı operasyonuyla imzalandı. İşçi ücretlerine yapılan zam, Erdoğan-Şimşek programının hedeflerine uygun olarak yüzde 35 oldu. Hem düşük zamma hem de sözleşmenin kendilerine sorulmadan imzalanmasına tepki gösteren TÜPRAŞ işçileri, yürüyüş yaptı, yol kapattı. İşçiler ek protokol istedi.

35-40 bin TL Sözleşme öncesi TÜPRAŞ’taki ortalama işçi ücretleri

608 bin TL Bir ayda bir işçiden elde ettiği net kâr

78 bin 292 TL Türk-İş'in açıkladığı yoksulluk sınırı

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sabaha karşı imzalanan yüzde 35'lik zammı kabul etmeyen TÜPRAŞ işçileri yürüyüşe geçti.

Evrensel'i Takip Et